Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
16°C
İstanbul
16°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Az Bulutlu
18°C
Pazar Çok Bulutlu
18°C
Pazartesi Az Bulutlu
20°C
Salı Az Bulutlu
20°C

2024 EDEBİYAT SANAT MELTEMİ YARIŞMASI

Sabah zorla uyandı.  Başı ağıyordu. Aylardır böyleydi. Geceleri bir türlü uyuyamıyordu. Sabaha karşı da yorgunluktan sızıp kalıyordu. Sabahları da zorla uyanıyordu. Pandeminin doruk yaptığı günlerden birinde işine son verildiğinden bu yana böyleydi. Yine o tür sabahlarda biriydi. Aylardır işsizdi. Yeni bir iş bulması gerekiyordu. Eşe dosta soruyordu: “eleman arayanlar var...
17 Ekim 2024 11:29
Bir aceleyle eve gelir gelmez masaya oturup yazmaya koyuldum çünkü bu kafamdakiler benimle gömülsün istemiyorum. En azından kabrimde düşüncelerim olmadan yatabileyim. Zaten beni mezarlar değil, düşünceler boğacak. 1. gün Tarihi bilmediğim için günü belirtemiyorum. Kaldı ki bu bir acizlik değil, çünkü zaten her günüm aynı kapıya çıkıyor. Eğer bugün çarşamba...
16 Ekim 2024 13:35
Belki tokluk, belki açlıktır huzursuzluğumuzun nedeni. Zor şartlar belirler belki koşulları. Kim bilir bir buhrandan da çıkılabilir yola. Kim bilir bir kabusun kesinliği iyiliğe de götürebilir bizi. Tokluğun tamamlanma vehmi, yeterince neşelendirmez. Tamamlanmak üzere yola çıkanlar eksilir. Hiç bir nesne bizi tamamlamaz. Yanılmış bir saygı yarım bırakır. İnsan kelimesiyle herşey...
16 Ekim 2024 13:16
   Yan komşudan gelen hüzünlü müzik sesi duyulmuyordu artık. İnna halsizce, adeta ayaklarını sürüyerek yatak odasından mutfağa geçtiğinde;  evin camlarını titreten, kuzey yönünden esen rüzgar da dinmişti artık. Soğutucuyu açtı, birkaç salam, sosis, Hollanda peyniri ve yarım elmaya uzun süre baktıktan sonra, canının hiç de yemek istemediğini anlamıştı. Aslında ne istediğini...
9 Ekim 2024 10:56
(Oğluma) Camın ardında kalan hasret dolu buğulu bakışlar Çok şey anlatır bana Hissedip söyleyemediğimiz Belki de haykırmak istediğimiz Yürek yakan hasretin gözyaşları Ayrılığın ruhları delen acımasızlığı. *** Camın ardında kalan hasret dolu bakışlar Günlerin, haftaların, ayların, yılların Bir su gibi akışını özetleyen bakışlar Bir yanda suskunluk bir yanda hareket İkisinin...
4 Ekim 2024 11:21
Tan yeri ağarıyor, etrafta insanın içini serinleten bir hava oluşturuyordu. Kaldırımın kenarında uyuklayan, belediyenin kulağına taktığı yeşil küpeli, sarı köpek iki patisini öne doğru gererek, beraberinde kocaman ağzını sonuna kadar açıp esniyordu. Sararmış dişlerinin arasından uzun dili dışarı sarkmış gecenin ağırlığını üstünden atmaya çalışıyordu. Kaldırımın karşı tarafındaki beyaz benekli siyah...
4 Ekim 2024 11:18
Bulutları öptü alnım kalbinde kuruyan gülü koklarken Sarı ayva ısırığı oyuk oyuk ta şakağımda öten kuşlar gagalıyor ölü gözbebeklerini sayıp döküyorum avuçlarıma kesik kesik yan yana koyuyorum salkım saçak bakışlarını *** Upuzun bir sokağı yürüyorum yitip gidenlerin maskelerini kuşanmış günahkarların gölgeleri arasında Ve sen oturmuş sandalyene katilini arıyorsun önüm arkam...
3 Ekim 2024 12:48
Bahçede çalınan “Vağzalı” müziği annenin kalbini sanki yerinden koparacaktı… O kızının gelin olduuğuna seviniyor, içinden kızına mutluluklar diliyordu. O, bu güzel günde üzgün olmayacağına söz verse de kendini tutamıyordu. Üzgün olduğu zamanlarda hayale dalar, çok erken kaybettiği kocası Halil’le muhabbet ederdi. Bugün de sevgili Halil’i onunlaydı. “Ferganem, kendine gel. Olmaya...
2 Ekim 2024 14:32
-Bir vakitsiz gidişe- Eksik şeyler olur bazen, Bir yolculukta yanımıza almadığımız; Bazen de eksilen şeyler, Yanımızdayken kaybettiğimiz. *** Oysa ne güzeldir her şey; Bir yolculuğa başlarken, Bir yolculuğu sürdürürken, Bir yolculuktan dönecekken… Soner SEZEN
2 Ekim 2024 11:04
Bağırdı Roman kadın, Ağustos ayının kavurucu sıcağında, Körfez’in Ağustos ayına olan korkusuna aldırmadan, aldırış etmeden, oysa halk, yaklaşmakta olan 17 Ağustos Büyük Marmara depremini hala unutmuş değildi, onca yıl geçmişti üstünden, her Ağustos ayı geldiğinde, yine depreşirdi duyguları, hatırlanırken anıları, tazelenirken acıları. 1999 dan evveli bir rüya gördü, o zamanlar...
2 Ekim 2024 11:02
Devlet konservatuarını bitireli yaklaşık iki yıl olmuştu. İdealist bir oyuncu adayıydım ben de ilk başlarda, bu mesleğe ilk adım atan her oyuncu gibi. Oysa hayaller ve gerçekler ayrı ayrı yaşıyordu, tıpkı Sezen Aksu’nun şarkısında olduğu gibi. Şehir tiyatrolarının açmış olduğu yetenek sınavını da kıl payı kaçırmıştım. Ailemden ayrı yaşıyordum ve...
1 Ekim 2024 16:01