Gülin Gerçeker Şehir, her sabah olduğu gibi saat yedide aynı tonda uyandı. Gri bir titreşim. Dev ekranlar, binaların cephelerine yapışmış devasa gözler gibi aynı cümleyi fısıldıyordu: “Toplumsal Denge İçin Sessizlik.” Mira, yatağından doğrulurken bileğinin iç kısmındaki küçük metal halkayı yokladı. Yerindeydi. Herkesinki gibi. Konuştuğun, düşündüğün, hatta bazen hissettiğin her şey...