Üç yıl önceydi. Pandemi henüz başlamamıştı. Kadıköy’den Kınalıada vapuruna bindim. Akşam üzeriydi. Elimde ilk kitaplarımın olduğu iki büyük poşetim vardı. Hem mutlu hem heyecanlıydım. Arkadaşlarıma hediye edecek, imzalayacak, iskeledeki gazete bayiine bırakacak, satacaktım. Daha çok işim vardı. Elimdeki kitabım İKİ ŞEKERLİ. Otuz altı öyküden oluşan yüz dört sayfalık kitabım. İlk göz ağrım. İlk evladım. O … TOTEMİM okumayı sürdür
WordPress sitenizde gömmek için bu adresi kopyalayıp yapıştırın
Bu kodu sitenize gömmek için kopyalayıp yapıştırın